
Üniversitelerin uzaktan eğitime geçmesi kararına eğitimciler itiraz ediyor. TÜMÖD İstanbul Başkanı Prof. Dr. Lale Afrasyab, yayınladığı basın açıklamasında, kararın "İvedilikle gözden geçirilerek iptal edilmesi, üniversitelerin yüz yüze eğitime devam etmesi, 81 ilimizde yükseköğretim mağduriyetinin önlenmesi için şarttır." ifadelerini kullandı.
TÜMÖD İstanbul Başkanı Prof. Dr. Lale Afrasyab, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı, üniversitelerde uzaktan eğitime geçileceği kararına tepki gösterdi. Bu kararın eğitimde deprem anlamına geleceğini belirten Prof. Dr. Afrasyab, "Yükseköğretim Kurulunun bu kararı 8.200.000 öğrenciye ve vakıf üniversitesi öğretim elemanlarına 7.7 şiddetinde eğitim depremi, maddi ve manevi mağduriyet afeti yaşatmak demektir." dedi.
Prof. Dr. Afrasyab'ın açıklaması şöyle:
Basın ve Kamuoyu Açıklaması
Üniversitelerin kapatılması siyasi bir karardır. Vazgeçilmelidir.
6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli depremin 10 ilimizde yaptığı afet nedenli 11 Şubat 2023 tarihinde Yükseköğretim Kurulunun depremzedelerin KYK yurtlarına yerleştirilmesi gerekçeli üniversitelerimizin tüm yurtta bahar döneminde uzaktan eğitime geçileceği açıklaması kabul edilemez.
Türkiye genelinde bulunan üniversitelerde toplamda 8.200.000 öğrenci vardır. Bu öğrencilerden sadece 679.000’i yurtta kalabilmektedir. On ilimizde yurtlarda kalan öğrenci sayısı çok daha azdır. Depremzedelerin yerleştirilebileceği birçok farklı imkan varken (boş konutlar, oteller, saraylar, yazlıklar) öğrencilerin apar-topar kapı önlerine konarak, Türkiye genelinde tüm üniversitelerde yüz-yüze eğitimin iptal edilmesi kabul edilemez.
Pandemi ile birlikte gençlik iki yıl üniversitesinden ayrı kaldı. Bu dönemde uzaktan eğitimin yarar değil zarar verdiği de çok net anlaşıldı. Şimdi de deprem gerekçeli üniversitelerin kapatılması lisans eğitiminin en az yarısının uzaktan eğitim yapılması demektir. Ön Lisans öğrencileri ise üniversiteye gitmeden, neredeyse öğretim üyeleriyle tanışmadan mezun oldular. Vakıf Üniversitelerinde öğretim elemanları kıyımı yaşandı.
Üniversiteler sadece eğitim- öğretim değil aynı zamanda gençliğin sosyalleşme mekanlarıdır. Bir anlamda rehabilitasyon merkezleridir. Sohbetlerin, üzüntülerin, sevinçlerin yaşandığı, dayanışmaların sağlandığı yerlerdir.
Yükseköğretim Kurulunun bu kararı 8.200.000 öğrenciye ve vakıf üniversitesi öğretim elemanlarına 7.7 şiddetinde eğitim depremi, maddi ve manevi mağduriyet afeti yaşatmak demektir. Açıklanan kararın tepeden inme, düşünmeden alındığı açıktır. Oysa akademisyenlere ve akademik demokratik kitle örgütlerine sorulması gerçekçi ve olumlu çözümler bulunmasını kolaylaştırırdı.
Çözüm çok basittir; depremden etkilenen 10 ilimizde 15 devlet 2 vakıf üniversitesi toplam 260.000 öğrenci vardır. Bu illerdeki üniversiteler eğitime devam edip edemeyeceklerine senato/yönetim kurulu kararlarıyla kendileri karar verebilir. Eğitime devam edemeyecek durumda olan üniversitelerin gençleri ve öğretim elemanları uygun üniversitelere geçici olarak transfer edilebilir. Devam mecburiyetinin kaldırılması veya isteğe bağlı olarak kayıt dondurma gibi öğrencilere kolaylıklar sağlanabilir.
Yükseköğretim Kurulu öğrencilerin kaliteli eğitim-öğretim, barınma, sosyal yaşam düzenlemelerinden ve devamlılığından 2547 sayılı kanun ilgili maddeleri gereğince sorumludur.
Alınan karar devlet aklı ve bilim ile bağdaşmayıp, organizasyon ve koordinasyon yetersizliğinin iktidar tarafından itirafıdır. İvedilikle gözden geçirilerek iptal edilmesi, üniversitelerin yüz yüze eğitime devam etmesi, 81 ilimizde yükseköğretim mağduriyetinin önlenmesi için şarttır.
Prof. Dr. Lale AFRASYAP
TÜMÖD- İstanbul Başkanı
Yönetim Kurulu a.
Yorum Yazın